ÖZET
Amaç:
Ameliyat öncesi dönemde verilen eğitim anksiyete seviyesini düşürmek için uygulanan yöntemlerden biridir. Bu araştırma planlı kolorektal cerrahi sonrası stoma açılacak olan hastalara ameliyat öncesi verilen eğitimin hastaların anksiyete düzeyine etkisini incelemek amacıyla planlanmıştır.
Yöntem:
Araştırmanın evrenini 9 Haziran 2013-15 Ağustos 2014 tarihleri arasında bir üniversite hastanesinin genel cerrahi anabilim dalında planlı kolorektal cerrahi ameliyatı için yatışı yapılan stoma açılacak olan hastalar, örneklemi araştırmanın sınırlılıklarına uyan 30’u deney (ameliyat öncesi eğitim alan), 30’u kontrol grubunda yer alan hastalar oluşturdu. Deney grubundaki hastalara ameliyat öncesi dönemde stoma bakımına yönelik eğitim kitapçığı kullanılarak planlı eğitim verildi. Tüm hastalara ameliyat öncesi ve ameliyattan 6 ay sonra Spielberger Durumluk-Sürekli Kaygı Ölçeği (STAI form TX-1/2) uygulandı.
Bulgular:
Deney grubundaki hastaların yaş ortalaması 53,5±12,83; kontrol grubundaki hastaların yaş ortalaması 58,00±14,22 yıldır. Deney grubundaki hastaların ameliyat öncesi STAI form TX-1 puan ortalaması 37,10±3,57, kontrol grubunun 42,70±2,02, deney grubunda STAI form TX-2 puan ortalaması 37,00±2,00, kontrol grubunun 47,83±3,37 olduğu saptandı. Ameliyattan 6 ay sonra deney grubundaki hastaların STAI form TX-1 puan ortalaması 37,17±5,38, kontrol grubunun 41,93±3,02, deney grubunda STAI form TX-2 puan ortalaması 39,73±5,02, kontrol grubunun 48,00±2,33 olduğu saptandı. Ameliyat öncesi STAI form TX-1 ve ameliyattan 6 ay sonraki STAI form TX-1/2 puanları kontrol grubundaki hastalarda deney grubundaki hastalara göre anlamlı derecede yüksek olduğu saptandı (p<0,05).
Sonuç:
Elde edilen sonuçlara göre stoma cerrahisi geçiren hastaların anksiyete yaşadığı, ameliyat öncesi verilen eğitimin ameliyat sonrası dönemde hastaların anksiyetesini azalttığı saptanmıştır.
Giriş
Boşaltım, fizyolojik ihtiyaçlar içerisinde yer almakta, sağlıklı yaşam sürdürmede önemli bir yer tutmaktadır.1,2 Sağlıklı bireylerde boşaltım ihtiyacının karşılanması ve denetimi bireyin kontrolünde gerçekleşir.3 Vücut fonksiyonlarında gelişebilecek sorunlar, bireyin gereksinimlerini karşılamasını engelleyerek yaşam biçimini değiştirmesine neden olmaktadır. İnsan vücudunun fonksiyonu bozulduğunda, fonksiyon bozukluğunu düzeltmeye yönelik yapılan girişimlerden biri de stoma açılmasıdır.1,3 Stoma cerrahisi planlandığı zaman birey, kadın ya da erkek olsun anksiyete, korku, beden imajı kaybı ve depresyon gibi çeşitli duygu durumu içerisine girmektedir.4 Cerrahi uygulanacak hastaların %60-80’inde ameliyat öncesi anksiyete bildirilmiştir.5,6 Hastaların çoğunda, ameliyat öncesi farklı derecelerde anksiyete görülmektedir. Bu kaygı ve korku anesteziye bağlı olabildiği gibi, hastanın önceki deneyimleri, kişilik özellikleri, geçireceği ameliyatın tipi gibi çok çeşitli faktörlerden etkilenebilmektedir.7 Bu durum stoma açılacak olan hastalarda bazı farklılıklar göstermektedir. Stomalı birey, beden görünümünde değişiklik ve çocukluğundan itibaren kazanmış olduğu boşaltım fonksiyonu üzerindeki kontrol gücünü kaybetme durumu nedeni ile anksiyete yaşamaktadır.8,9 Ameliyat öncesi verilen eğitim anksiyete duygusunun azalmasına, hastaların iyileşmesine ve yaşam kalitelerinin arttırılmasına olumlu katkıda bulunabilmektedir.4,10 Bu araştırma planlı kolorektal cerrahi sonrası stoma açılacak olan hastalara ameliyat öncesi verilen eğitimin hastaların anksiyete düzeyine etkisini incelemek amacıyla planlanmış yarı deneysel bir çalışmadır.
Gereç ve Yöntem
Araştırmaya; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu’ndan gerekli izin alındıktan sonra başlanmıştır (etik kurul onay numarası 13-2/8). Araştırmanın evrenini, 9 Haziran 2013-15 Ağustos 2014 tarihleri arasında bir üniversite hastanesinin genel cerrahi anabilim dalında planlı kolorektal cerrahi ameliyatı için yatışı yapılan stoma açılacak olan hastalar oluşturmuştur. Araştırmanın örneklemi araştırmanın sınırlılıklarına uyan ve randomize kontrollü örneklem seçim yöntemi ile belirlenen 30’u deney (ameliyat öncesi eğitim alan), 30’u kontrol grubunda yer alan hastalar oluşturmuştur. Hastaların deney ya da kontrol grubunda yer alma durumunun belirlenmesi için deney ve kontrol grubu yazan iki kapalı zarf hazırlanmış servis hemşiresine kura yöntemi ile seçim yaptırılmıştır. Kura sonucu çıkan hasta deney ya da kontrol grubuna dahil edilmiştir. Çalışmaya katılan hastalar hangi grupta olduğunu bilmemektedir.
Örnekleme dahil etme ölçütleri;
- Planlı kolorektal cerrahi ameliyatı sonrası stoma açılması planlanan hastalar,
- Türkçe anlayabilen ve iletişim kurabilen,
- Çalışmaya katılma konusunda gönüllü olma ve kendilerinden bilgilendirilmiş gönüllü olur formu alınan,
- 18 yaşından büyük olan,
- Tanılanmış herhangi bir psikiyatrik hastalığı olmayan,
- Görme ve işitme sorunu olmayan,
- Okuma yazma bilen,
- 6 ay izlem sürecini kabul eden hastalar araştırma kapsamına alınmıştır.
Deney ve kontrol grubunda yer alan hastalar ile ameliyattan 1 gün önce tanışılmış, bilgilendirilmiş gönüllü olur formu, hastaların yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, kronik hastalıkları, medeni durumları, çalışma durumları, çocuk sahibi olma, daha önce ameliyat olma durumlarını içeren hasta tanıtım formu doldurulmuştur. Kontrol grubundaki hastalara Spielberger Durumluk-Sürekli Kaygı Ölçeği (STAI) form TX-1/2 uygulanmıştır. Deney grubundaki hastalara ameliyat öncesi dönemde stoma bakımına yönelik eğitim kitapçığı kullanılarak planlı eğitim sonrasında STAI TX-1/2 uygulanmıştır. STAI formu; durum kaygı ölçeği (STAI form TX-1) ve sürekli kaygı ölçeği (STAI form TX-2) 20’şer soru olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. STAI form TX-1, bireyin belirli bir anda ve belirli koşullarda kendini nasıl hissettiğini, STAI form TX-2 ise bireyin içinde bulunduğu durum ve koşullardan bağımsız olarak kendini nasıl hissettiğini belirleyen bir ölçektir. STAI ölçeğinin Türkçe geçerlilik ve güvenilirlik çalışması Öner ve LeCompte11 tarafından yapılmıştır. STAI form TX-1/2’deki sınır değerlere göre hastanın kaygı durumu 0-19 arası puanda kaygı yok, 20-39 puanda kaygı hafif, 40-59 puanda kaygı orta, 60-79 puanda kaygı ağır, 80 ve üzeri için panik, şiddetli kriz olarak yorumlanmıştır. Formlar doldurulduktan sonra deney grubundaki hastalara araştırmacı tarafından anatomik olarak yapılan değerlendirme ve hastanın bireysel özellikleri göz önünde bulundurularak stoma yeri işaretlenmesi yapılmıştır. Hastalara klinikte verilen rutin eğitimin yanı sıra ameliyat öncesi dönemde literatür doğrultusunda hazırlanan stoma bakımına yönelik eğitim kitapçığı kullanılarak planlı eğitim verilmiştir. Ameliyattan 3 gün sonra Yara Ostomi İnkontinans Hemşireleri Derneği tarafından hazırlanmış olan eğitim DVD’si izletildi. Hastanın stoması ileostomi ise çift parçalı sistem ileostomi torba değiştirilmesi ile ilgili 15 dakika süren eğitim DVD’si,12 kolostomi ise tek parçalı sistem kolostomi torbasının değiştirilmesi ile ilgili 12 dakika süren süren eğitim DVD’si13 izletilmiştir. Hastalar hastaneden taburcu olmadan önce stoma bakımını araştırmacı gözetiminde kendisine yapması sağlanmıştır. Kontrol grubunda yer alan hastalara stoma yeri işaretleme yapılmamış, sadece klinikte verilen rutin hasta bakımı uygulanmıştır. Ameliyattan sonrası deney ve kontrol grubundaki hastalara STAI form TX-1/2 stoma ile geçirdikleri 6 ay sonrasında değişiklik olup olmadığını belirlemek amacı ile yeniden uygulanmıştır.
İstatistiksel Analiz
Araştırmadan elde edilecek verilerin analizi SPSS 20.0 paket programında gerçekleştirilmiştir. Deney ve kontrol grubu arasında demografik değişkenler ve diğer niteliksel ve niceliksel verilerin karşılaştırılmasında tanımlayıcı istatistiksel metotlar (sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, medyan, minimum, maksimum), normallik testleri sonucunda karşılaştırmalarda Mann-Whitney U testi ve ki-kare testleri kullanılmıştır. Anlamlılık seviyesi olarak 0,05 kullanılmış olup p<0,05 olması durumunda gruplar arası anlamlı farklılığın olduğu belirtilmiştir.
Bulgular
Araştırma 60 hasta ile yapılmıştır. Deney grubundaki hastaların (n=30) yaş ortalaması 53,5±12,83; kontrol grubundaki hastaların (n=30) yaş ortalaması 58,00±14,22 yıldır deney grubundaki hastaların %76,6’sına (23) kontrol grubundaki hastaların %86,6’sına (26) kanser nedeni ile stoma açılmıştır. Demografik veriler Tablo 1’de özetlenmiştir. Grupların homojenliğini incelemek amacı ile yapılan analiz sonucunda deney ve kontrol grubu hastaları arasında tanıtıcı özellikleri (yaş, cinsiyet, medeni durum, çalışma durumu) açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0,05).
Deney grubundaki hastaların %60’ının kolostomisi, %40’ının ise ileostomisi mevcutken; kontrol grubundaki hastaların da %63,33’ünün kolostomisi,%36,67’sinin ileostomisi olduğu saptanmıştır (Tablo 2). Deney ve kontrol grubundaki hastaların stoma tipleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır (χ2=0,000 p>0,05).
Deney grubundaki hastaların ameliyat öncesi STAI TX form-1 puan ortalaması 37,10±3,57 (min: 34,00, maks: 53,00), ameliyat öncesi STAI TX form-2 puan ortalaması 37,00±2,00 (min: 34,00, maks: 43,00), ameliyattan 6 ay sonra STAI TX form-1 puan ortalaması 37,17±5,38 (min: 31,00, maks: 48), 6 ay sonraki STAI TX form-2 puan ortalaması 39,73±5,02 (min: 34,00, maks: 50,00) olduğu saptanırken; kontrol grubundaki hastaların ameliyat öncesi STAI TX form-1 puan ortalaması 42,70±2,02 (min: 39,00 maks: 46,00), ameliyat öncesi sürek STAI TX form-2 47,83±3,37 (min: 40,00, maks: 51,00), ameliyattan 6 ay sonraki STAI TX form-1 puan ortalaması 41,93±3,02 (min: 37,00, maks: 46,00), ameliyattan 6 ay sonraki STAI TX form-2 puan ortalaması 48,00±2,33 (min: 48,00, maks: 52,00) olduğu saptanmıştır.
Deney ve kontrol grubundaki hastalar arasında ameliyat öncesi STAI TX form-1-2 ve ameliyattan 6 ay sonraki STAI TX form-1-2 puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı derecede farklılık görülmektedir (p<0,05). Ameliyat öncesi durumluk kaygı ve ameliyattan 6 ay sonraki durumluk-sürekli kaygı puanları kontrol grubundaki hastalarda deney grubundaki hastalara göre anlamlı derecede daha yüksektir (p<0,05) (Tablo 3).
Deney ve kontrol grubunda yer alan hastaların cinsiyet, medeni durum, kronik hastalığa sahip olma durumu, daha önce ameliyat olma durumu ile STAI TX form-1-2 skorları arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır (p>0,05).
Tartışma
Palyatif ya da tedavi amaçlı birçok hastalık için stoma cerrahisi yapılmaktadır. En yaygın olarak, kolorektal kanser sonrasında açılmaktadır.14 Stoma açılması planlanan bireyler, cinsiyet ayrımı olmaksızın anksiyete, korku, beden imajı kaybı ve depresyon gibi çeşitli duygu durumu içerisine girmektedir.8,15 Ameliyat öncesi verilen eğitim bu duyguların azalmasına, hastaların daha çabuk iyileşmesine ve yaşam kalitelerinin arttırılmasına olumlu katkıda bulunabilmektedir.16 Hemşireler, ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası hastaların ve hasta yakınlarının anksiyetesini azaltma, duygusal destek sağlama, olası problemleri erken tanılama ve bunlara yönelik hemşirelik girişimleri uygulayarak hastaların yaşam kalitelerini arttırabilmektedir.
Bazı çalışmalarda ameliyat öncesi dönemde detaylı bilgilendirilen hastaların ameliyat sonrası anksiyete düzeylerinin daha düşük olduğu, iyileşmenin daha hızlı olduğu gösterilmiştir.7,17 Bizim çalışmamızda da ameliyat öncesi yapılan bilgilendirmenin anksiyete düzeyini azalttığı saptanmıştır.
Cheung ve ark.18 stomalı bireylerle yapmış oldukları çalışmada deney grubu hastalarına progresif gevşeme egzersizi uygulamadan önce durumluk anksiyete puanlarını; ameliyat sonrası 54,65±2,57, ameliyattan 10 hafta sonra 31,27±3,11, kontrol grubu hastalarında ameliyat sonrası 51,03±10,96, ameliyattan 10 hafta sonra 42,83±4,24 olduğunu bulmuşlardır. Bizim çalışmamıza dahil edilen hastaların anksiyete puanı, Cheung ve ark.18 hasta grubundakilerden daha düşük saptanmıştır.
Beaver ve ark.19 yapmış oldukları çalışmada hastanede takip ettikleri stomalı hastaların durumluk kaygı puanını 29±8,9, sürekli kaygı düzeyini 35,9±13,2, telefonla takip ettikleri stomalı hastaların durumluk kaygı puanını 28,5±8,1, sürekli kaygı puanını 31,3±10,8 olarak bulmuşlardır. Bizim çalışmamızda stomalı hastaların anksiyete düzeyleri Beaver ve ark.19 takip ettiği hastaların anksiyete düzeylerinden yüksek saptanmıştır.
Dayılar ve ark.20 yapmış oldukları çalışmada kolon ameliyatı geçirecek olan hastaların durumluk anksiyetesini 53,30±18,60, süreklilik anksiyete puanını 50,24±7,83 olarak saptamışlardır. Bu çalışmada stoma açılan hasta sayısı belirtilmemiş olup sadece kolon ameliyatı geçirecek olan hastaların anksiyete puanları ameliyat öncesi değerlendirilmiştir. Bu çalışmada hastaların yaşadıkları en büyük endişe nedenlerinden biri ameliyat sonrası bağırsağın karına bağlanması stoma açılması olarak saptanmıştır. Bizim çalışmamıza dahil edilen hastalar kendilerine stoma açılacağını bilmektedirler. Dayılar ve ark.20 yaptıkları çalışmada hastalar bilinmeyene yönelik yaşadıkları anksiyete nedeni ile STAI TX form-1/2 puanları bizim çalışmamızdan yüksek bulunmuştur.
Sonuç olarak; elde edilen sonuçlara göre stoma cerrahisi geçiren hastaların anksiyete yaşadığı, ameliyat öncesi verilen eğitimin ameliyat sonrası dönemde hastaların anksiyetesini azalttığı saptanmıştır. Çalışmamızın sonucunda stoma açılan bireylerin anksiyete düzeylerinin belli aralıklarla değerlendirilmesi, anksiyetesi yüksek bulunanlara destek verilmesi, bireylerin stoma ile yaşama uyumları ve anksiyete arasında ilişki durumunun araştırılması önerilmektedir.
Etik
Etik Kurul Onayı: Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu’ndan onay alınmıştır (onay numarası: 13-2/8).
Hasta Onayı: Hastalardan bilgilendirilmiş gönüllü onam formu alınmıştır.
Hakem Değerlendirmesi: Editörler kurulu dışında olan kişiler tarafından değerlendirilmiştir.
Yazarlık Katkıları
Konsept: S.K.Ç, T.Ö., Dizayn: S.K.Ç, T.Ö., Veri Toplama veya İşleme: S.K.Ç., Analiz veya Yorumlama: S.K.Ç.,T.Ö, Literatür Tarama: S.K.Ç., Yazan: S.K.Ç., T.Ö.
Çıkar Çatışması: Yazarlar bu makale ile ilgili olarak herhangi bir çıkar çatışması bildirmemiştir.
Finansal Destek: Bu çalışma Ege Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projesi (05_DP003/40) ile desteklenmiştir.